Osmanlı döneminde yaşayan cariyeler, güzellikleriyle tüm Dünya’ya ve dillere destan olmuşlardır. İpek gibi tenleriyle oldukça güzel görünen cariyelerin sırrı banyodan geçiyor. Osmanlı döneminde sıkça kullanılan hamamlar, cariyelerin ölü derilerinden arındıkları yerlerden biri olmuştur. Sıcak su, buhar ve sürekli temiz bir cilt. Bu sayede her zaman parlak bir cilt elde ediyorlardı.
Ten Renkleri Nasıl Bu Kadar Beyazdı?
Ten renklerine, özellikle beyaz tene oldukça önem veren Osmanlı cariyeleri, bembeyaz ten rengine sahip olmak için limon kullanıyorlardı. Yüz ile ellerine sürekli limon süren cariyeler, böylelikle beyaz bir ten elde ediyorlardı.
Saçların daha yumuşak olması, güzel kokması ve bakımlı görünmesi için Safiye Sultan isimli bir losyondan faydalanıyorlardı. Bu losyonu elde etmek için ebegümeci ve kerkede kullanıyorlardı. Sizde evinizde Safiye Sultan losyonu hazırlayabilirsiniz. Ebegümeci ile kerkedeyi su içinde kaynatarak süzün ve soğutun. Ardından saçlarınızı sabunla yıkayıp soğuk halde losyonu dökün. Saçlarınız çok güzel kokacaktır.
Bu dönemde bilindiği gibi ruj ya da dudak bakım ürünleri yoktu. Fakat cariyeler buna da bir çözüm bularak kendilerine ruj bir nevi parlatıcı yapıyorlardı. İlk olarak kendilerine allık yapıyorlardı. Allığı yapmak için bir bardak hibiscusla bir bardak gül goncası dövüyorlardı. Sonrasında yanaklara sürüyorlardı. Elde edilen allığı suyla sulandırarak farklı bir formda dudaklarına sürüyor ve daha parlak bir görünüm elde ediyorlardı.
Saçların daha yumuşak olması için ise; hatmi ile ebegümeci yağlarının karışımından elde ettikleri karışımdan faydalanıyorlardı.
Cariyeler hamamda yıkanıp birbirlerine kese yaptıktan sonra ise vücuda yağ masajı yapıyorlardı. Bu masajı yapmak için gül yaprakları zeytinyağı ile karıştırıyorlar ve bekletiliyorlardı. Ardından vücuda masaj olarak uyguluyorlardı. Bu sayede de Osmanlı dönemindeki cariyeler vücut bakımlarını düzenli olarak yapıp güzelliklerini koruyabiliyorlardı.